Ana Sayfa Gündem 23 Mart 2017 1073 Görüntüleme

Aziz Şehitlerimizi Saygı, Şükran ve Minnet ile Andık

“18 Mart bugün; yüce Türk Milletinin bağımsızlığı ve kutsal vatan topraklarının bütünlüğü uğrunda, kahraman vatan evlatlarımızın, üstün bir cesaret ve feragat örneği göstererek, şehitlik mertebesine ulaşmalarının anıldığı gündür”
Aziz Şehitlerimizi Saygı, Şükran ve Minnet ile Andık
*18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü tüm yurtta olduğu gibi Pınarhisar’da da kutlandı.
HABER MERKEZİ
Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı ordusunun 102 yıl önce dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermeyerek yazdığı “Çanakkale Geçilmez Destanı” nın 102. yıldönümü, Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi Pınarhisar’da da kutlandı.18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Pınarhisar Cumhuriyet Meydanında gerçekleşen çelenk konulması ile başladı, Pınarhisar Halk Eğitim Merkezinde öğrencilerin hazırladığı gösterilerden oluşan anma töreni ile devam etti, Cevizköy Şehitliğinde Kur’an-ı Kerim okutulması, ardından şehit ve gazi aileleri için verilen yemek ile son buldu.
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü kutlamaları 18 Mart 2017 Cumartesi günü Pınarhisar Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde çelenk töreni ile başladı. Düzenlenen çelenk töreni protokolün ve vatandaşların meydanda hazır olmasının ardından saat 09.30’da saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam etti. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı İstihkam Üsteğmen Ercan Doğanay yaptı. Üsteğmen Ercan Doğanay yaptığı konuşmada; “Bugün; yüce Türk Milletinin bağımsızlığı ve kutsal vatan topraklarının bütünlüğü uğrunda, kahraman vatan evlatlarımızın, üstün bir cesaret ve feragat örneği göstererek, şehitlik mertebesine ulaşmalarının anıldığı gündür.
Bugün; aynı zamanda, tüm imkânsızlıklara rağmen, Çanakkale’nin geçilemeyeceğinin, Türk Milleti’nin esir edilemeyeceğinin, Türk Vatanının parçalanamayacağının tüm dünyaya haykırıldığı, 18 Mart Çanakkale Zaferinin 102’nci yıl dönümüdür.
*“Bir kahramanlık ve diriliş destanıdır”
Bu zafer; yıkılmakta olan Osmanlı Devletinin küllerinden yeni bir Türk Devletinin doğmasının ve Türk benliğinin kazanılmasının ilk kıvılcımını veren bir kahramanlık ve diriliş destanıdır. Tarihe bu destanın yazıldığı gün, tüm “şehitlerimizi anma günü” olarak kabul edilmiştir. Aziz şehitlerimizi, böyle anlamlı bir günde saygı, şükran ve minnet duygularıyla bir kez daha anıyoruz.
Bugün; bayrağımızın sonsuza kadar göklerde özgürce dalgalanması, ülkemizin ve milletimizin bağımsızlığı ve bütünlüğü ile ulu önder Atatürk’ün gösterdiği çağdaş medeniyet seviyesine ulaşma ve geçme uğrunda, ettikleri yeminlerine sadık kalarak, canlarıyla bu toprakları vatan yapan, kanlarıyla bayrağımızı renklendiren, Türk ulusunun “yok oldu” denilen anlarda bile dirilmesini sağlayan, milletinin vicdanında ve gönlünde en kutsal ölümsüzler olarak yaşayan, kahraman şehitlerimizin günüdür.
*“Tarihimiz kahramanlık destanları ile doludur”
Tarihimiz; her millete nasip olmayan kahramanlık destanları ile doludur. Malazgirt’te, Niğbolu’da, Kosova’da, Plevne’de, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, Kore’de, Kıbrıs’ta, terörle mücadelede, demokrasi uğruna 15 Temmuz’da destanlar yazılmış ve Türk vatanseverlik, asalet ve kahramanlık değerleri en yüksek seviyelere ulaşmıştır.
Devletimizin kurucusu, Çanakkale kahramanı Mustafa Kemal Atatürk, Çanakkale muharebelerinde Alay Komutanı dahil hepsi şehit olan 57’nci Alayın kahraman askerlerinin sahip olduğu bu yüksek ruhu şu şekilde anlatır:
“Karşılıklı siperler arasındaki mesafemiz 8 metre. Yani ölüm muhakkak! Birinci siperdekiler hiç biri kurtulmamacasına şehit düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerlerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğukkanlılık ve tevekkülle biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir tereddüt bile göstermiyor. Sarsılmak yok. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren hayrete ve tebrike değer bir örnektir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur.”
Bugün; ülkemizin birlik ve bütünlüğü ve halkımızın huzuru için canını verenlerin gösterdiği kahramanlık ve fedakârlık, Çanakkale’de ülkemizi işgal etmek isteyenlere karşı canını feda edenlerin gösterdiği fedakârlıktan daha az değildir.
*“Ne kadar gurur duysanız azdır”
Değerli şehit aileleri;Ne mutlu sizlere ki, evlatlarınız kendilerinden öncekiler gibi içtikleri askerlik yeminine sadık kalarak, vatan ve millet uğrunda, canlarını seve seve feda ettiler. Onlarla ne kadar övünseniz, ne kadar gurur duysanız azdır. Sizler, böyle kahraman evlatlara, bizler ise, böyle yüce silah arkadaşlarına sahip olmanın haklı gururunu taşıdığımız sürece, şehitlerimizin ruhu şad olacak ve sonsuza dek Türk Milleti’nin kalbinde yaşayacaktır.
Yüce Türk Milletinin kahraman şehitleri;Bizler, bu topraklarda bağımsız ve onurlu yaşamanın, şanlı al bayrağımızı göklerde özgürce dalgalandırmanın bedelinin nasıl ödendiğinin, bu uğurda nasıl fedakârlıklara katlanıldığının bilinci içerisindeyiz.
Bugün bu vatanda yaşayabiliyorsak, hiçşüphe yok ki bunu, anne ve babalarını evlatsız, evlatlarını yetim, eşlerini gözü yaşlı bırakan, kadını ve erkeği, genci ve yaşlısı ile bu kutsal toprakları kanlarıyla sulayan siz aziz şehitlerimize borçluyuz.
*“Şanlı bayrak ve kutsal vatan için nöbet sırasışimdi bizdedir”
Bizlere emanet ettiğiniz şanlı bayrak ve kutsal vatan için nöbet sırasışimdi bizdedir. Aldığımız yüce emaneti, kendimizden sonra gelenlere devretmeden son nefesimizin verilmeyeceği bilinciyle dimdik vazifemizin başındayız.
Türk ulusunun bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetlerinin mensupları olarak bizler, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşında atalarımızın sergilediği kararlılık ve inançla bugün de diyoruz ki; “Sizler, toprağın bağrında şerefle yatarken, mensubu olduğumuz milletimiz ve onun bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, 21’inci yüzyılda da bize emanet ettiğiniz vatanı korumak için dimdik ayaktadır. Şanlı bayrağımızın dalgalandığı her karış vatan toprağı, bizden sonra da her ne pahasına olursa olsun korunacaktır. Uğruna şehit olduğunuz bu vatan ve cumhuriyet, mevcudiyetimizin esası olarak sonsuza dek yaşatılacak ve nesillerden nesillere devredilecektir.”
Bu duygularla sözlerime son verirken;Başta ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına, vatanın bağımsızlığı, Türk Ulusunun birlik ve beraberliği için canlarını feda etmekten çekinmeyen aziz şehitlerimize Allahtan rahmet diliyor, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor, uzak diyarlardan gelerek bu memleketin topraklarıüzerinde kanlarını döken ve bugün Mehmetçiklerimizle Gelibolu’da yan yana, koyun koyuna yatan, bütün kahramanların aziz hatıralarıönünde saygıyla eğiliyoruz.Çanakkale’de devleşen, gönüllerimizde ebedileşen Yüce Kahramanlar, Ruhlarınız Şad olsun” dedi.
*Tören Pınarhisar Halk Eğitim Merkezinde devam etti
Ercan Doğanay’ın konuşmasının ardından tören Pınarhisar Halk Eğitim Merkezinde devam etti. Pınarhisar Halk Eğitim Merkezindeki tören ise saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı. Ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Pınarhisar Atatürk Ortaokulu Türkçe Öğretmeni Çiseli Çevikdal yaptı. Çişeli Çevikdal yaptığı konuşmada; “Biz burada bir daha geri dönmemek üzere gidenleri, tarihin yazdığı en gerçek en şerefli kahramanları yad etmek, Çanakkale şehitlerimizi hatırlamak üzere buradayız. Çanakkale’de 102 yıl önce 100 binlerce vatan evladı, bu vatanın bedelini ödemek üzere Çanakkale’ye çağrılmıştır. Amacımız geçmişteki savaşların zaferleriyle mutlu olmak değil, eğer amaç vatan savunmasıyla, eğer amaç hürriyet davasıysa, bir ölüm kalım mücadelesiyse, buna savaş diyemezsiniz ve bunu anlatmak boynumuzun borcudur.
*“Geldiler, gördüler ve döndüler”
Çünkü; vatan dediğimiz bu toprak, diyeti ağır öndenmiş bir topraktır. Bana deseler ki, Çanakkale’yi üç kelime ile anlatın. Derdim ki, geldiler, gördüler ve döndüler. Evet, geldiler 1915 yılında, 1. Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti dünyanın en büyük devletleriye mücadele ediyor. Çünkü; amaçları İstanbul alınırsa Osmanlı tarihe karışacak ve Türk Milleti bu topraklardan atılacaktı. Çanakkale’yi Çanakkale yapan gelenler değil. Onlar 1071’den beri geliyorlar. Bin yıldır bu milleti bu topraklardan atmak için geliyorlar. İşte, bu sefer top yekün geldiler. Gemileriyle, toplarıyla, tüfekleriyle geldiler ve yenemeyeceklerin gördüler. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, gelenleri karşılayan asil ruhtur. O öyle bir ruhtur ki, çelik ve barut; inancın, imanın ve azmin karşısında yenik düşmüştür. O öyle bir ruhtur ki, ben esir yaşamaktansa, özgür ölmeyi yeğlerim diyen insanların ruhudur. Davaları büyüktü, çünkü davaları vatan davasıydı.
Bu dava vatanımıza uzanan o hain elleri, o hain ayakları geri döndürmüştür. Bu bayrağın altında konuşuyorsak, ciğerlerimize bu nefesi çekiyorsak, unutmayalım ki birileri nefesini kaybettiği içindir. Biz bu özgürlüğü yaşıyoruz ve o yüzden nereden geldiğimizi, ne yapmamız gerektiğini iyi bilmemiz gerekiyor.
*“Onlar buradalar”
Çanakkale öyle bir yer ki, yokluk varlığı yenmiştir, maneviyat maddiyatı, özgürlük sömürgeyi yenmiştir. Esaretin zincirleri kırılmıştır. Ve o gidenler, o yüz binler, canlarını hiç düşünmeden bu toprağa verenler için yüce Allah diyor ki “Onlara ölü demeyiniz, onlar diridirler” ve ben diyorum ki şu an bizi izliyorlar ve buradalar, yanımızdalar ve onların taşıdığı o asil ruh, biliyorum ki, bizim damarlarımızda. O ruhun, kıpırdanışlarını hissediyorum, onlara ölü demeyiniz, Onlar buradalar” şeklinde konuştu.
Öğretmen Çişeli Çevikdal konuşmasının sonunda Ey Malazgirt Şehitleri, ey Çanakkale Şehitleri, Ey Sakarya şehitleri, Ey Kıbrıs şehitleri, Ey Güneydoğu şehitleri, Ey Mustafa Kemal Atatürk diye tek tek seslenince izleyicilerin arasından asker kıyafeti giymiş öğrenciler “ Burada” diye cevap verdiler.
Günün anlam ve önemini anlatan konuşma sonrasında Pınarhisar Atatürk Ortaokulu öğrencilerinin gölge oyunu şeklinde hazırladığı tiyatro gösterisi gerçekleşti. Tiyatro gösterisinden sonra Çanakkale’nin kaderini değiştiren Seyit Onbaşı’ya ithafen yazılan “Bu hangi sevdanın yangını böyle” adlı şiiri öğrenciler Dilara Niş ve Öykü Ceren Bars seslendirmesinin ardından öğrenciler “Çanakkale Geçilmez” adlı oratoryo gösterisini, Sudenaz Sezer ve Hasan Efe Çevirgen ise “Çanakkale Destanı” adlı şiiri okudular.
Pınarhisar Halk Eğitim Merkezindeki program Atatürk Ortaokulu öğrencilerinin müzik öğretmeni Yavuz Kürşad Karagül eşliğinde sundukları koro gösterisi ile sona erdi.
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü etkinlikleri Halk Eğitim Merkezindeki programın ardından Pınarhisar’a bağlı Cevizköy Şehitliğine gidildi. Burada Şehitler için Kur’an-ı Kerim okutulması, dualar edilmesi ve şehitliğe karanfiller bırakılması sonrasında Pınarhisarlı gaziler ve şehit aileleri için verilen yemek ile son buldu.
Etkinliklere Pınarhisar Kaymakam’ı Murat Eren, Pınarhisar Belediye Başkan Vekili Atilla Vural, Pınarhisar Belediye Başkan Yardımcısı Ömürlü Dinçer, Pınarhisar İl Genel Meclis Üyesi Serdar Dura, İl Genel Meclis Üyesi Çetin Şinikoğlu, Garnizon Komutanı İstihkam Albay Murat Taşkaldıran, Pınarhisar İlçe Emniyet Müdürü Hüsnü Uz, Pınarhisar Devlet Hastanesi Başhekimi Beraat Özdemir,İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili Fazlı Çiçek, Pınarhisar Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Volkan Ertan, Pınarhisar Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı Nedim Bars, Resmi kurum ve kuruluş amirleri, çok sayıda siyasi ve Pınarhisarlı vatandaşlar katıldılar.

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com