Sakarya Meydan Muharebesinin muzaffer Başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk’e gazilik ünvanın verildiği 19 Eylül 1921 tarihinin “Gaziler Günü” nedeniyle Pınarhisar Kaymakamlığı tarafından Pınarhisar Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde bir tören düzenlendi.
Düzenlenen törene; Vali Yardımcısı ve Pınarhisar Kaymakam Vekili Mustafa Ünlüsoy, Pınarhisar Garnizon Komutanı Albay Ömer Topaloğlu, Pınarhisar Jandarma Komutanı Yiğit Can Üner, Pınarhisar İl Genel Meclis Üyeleri Ersan Şahin ve Volkan Ertan, siyasiler, Gaziler, Gazi yakınları, Şehit Aileleri, merkez mahalle ile köy muhtarları, kamu kurum ve kuruluş amirleri ile vatandaşlar katıldı.
Tören Pınarhisar Kaymakamlığı, Pınarhisar Garnizon Komutanlığı, Pınarhisar Belediye Başkanlığı ve Pınarhisarlı Gaziler’in Atatürk Anıtına çelenklerini sunması ile başlayan tören Saygı Duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile devam etti.
Garnizon Komutanlığı mensubu günün anlam ve önemini belirten konuşmasında şunları kaydetti; “Bugün her karışı şehit kanlarıyla sulanmış mukaddes vatan topraklarının savunulması uğruna hayatlarını feda etmeyi göze alarak gazilik onuruna erişen kahramanların kıvanç gününü kutlamanın derin heyecanı içindeyiz. Bugün aynı zamanda, sergilediği üstün komutanlık dehası, cesaret ve kahramanlığın kadirşinas milletimizce takdir edilişinin bir nişanesi olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarafından Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Gazilik’ ünvanı ve ‘Mareşal’ rütbesi verildiği günün de yıl dönümüdür.
Sakarya Meydan Muharebesi’nin kazanılmasını müteakip 19 Eylül 1921 tarihinde; Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 79’uncu birleşiminde alınan karar ve 153 Sayılı Kanunla Ebedi Komutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Mareşallik rütbesi ve Gazilik unvanı verilmiştir.
Muharebenin en büyük rütbesi şehitliktir. Vatan ve vazife uğruna, seve seve ölüme giden aziz ulusumuzun şehadet şerbetini içemeyen evlatları hak ettikleri gazilik unvanının büyük bir gururla taşımaktadır. Gazilik; Türk vatanseverliğin, Türk kahramanlığının, Türk fedakarlığının yaşayan destanı, Gazisi ise; Bu destanı yazan kahramanın adıdır. Ulu Önder Atatürk de Gazi unvanı ile anılmaktan büyük bir gurur ve şeref duyduğunu şu sözlerle ifade etmiştir; “Kahraman Türk Ordusu, sizin kahramanlığınızla kazanılan Büyük Zaferin millet tarafından takdimine delalet eden bu unvan ve rütbeyi ancak size izafe ederek bütün askerlik hayatımın en büyük iftiharı olarak taşıyacağım.”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, kendisine verilen yeni rütbe ve unvanı vesilesiyle Türk Ordusuna ithafen yayımladığı bildiride; “Büyük Millet Meclisi’nin hakkımda yeni bir rütbe ve gazi unvanı ile tecelli eden iltifatları doğrudan doğruya sizindir. Milletin verdiği bu rütbe ile yükselen ordudur. Sizin kahramanlığınızla, sizin gösterdiğiniz nihayetsiz fedakarlıklar pahasına kazanılan bu büyük muzafferiyetin millet tarafından takdirini gösteren bu rütbe ve unvanı ancak size mal ederek tüm askerlik hayatımın en büyük iftihar sermayesi olarak taşıyacağım.” ifadeleriyle; Muzaffer ve Gazi Türk Ordusunu yüceltmiş ve bu unvanın bizim kültürümüzde taşıdığı müstesna değeri veciz bir şekilde ortaya koymuştur.
Fedakarlık timsali değerli gazilerimiz, ulusumuzu birbirine bağlayan değerlerin başında, tarih sayfalarına altın harflerle yazılan kahramanlıklar, toprak, bayrak ve vatan uğruna verilen canlar gelmektedir. Ülkemizin bugün ulaştığı seviye başta Kurtuluş Savaşı olmak üzere, Kore’de, Kıbrıs’ta, teröristlerle mücadele harekatında, 15 Temmuz hain darbe girişiminde, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatlarında, Cerablus’ta, El-Bab’ta ve Afrin’de hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin eseridir.
Dünyanın en hassas bölgelerinden birinde yer alan ülkemiz, bölgede bir istikrar unsuru ve uluslararası toplumun saygın bir üyesi olarak, birlik ve beraberliğin bütün tehditlere rağmen sürdürebiliyor ve bu güzel topraklarda bağımsız, şerefiyle yaşayabiliyor ise, bunu aziz şehitlerimize ve siz gazilerimize borçludur. Türk toplumun yüksek ahlaki özelliklerini oluşturan değerlerin başında şüphesiz ki “Vefa Duygusuz” gelmektedir. Bu duygu; Aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetlerinin sahip olduğu değişmez değerlerin merkezinde de yer almaktadır.
Bu bilinçle, şundan emin olunuz ki, sahip olduğumuz en önemli değerlerimiz olan birlik ve beraberliğimizin yaşayan sembolleri olarak daima gönlümüzde yaşayacaksınız. Yüce Türk Ulusu ve onun göz bebeği Türk Silahlı Kuvvetleri, sizlere olan vefa borcunu hiçbir zaman unutmayacaktır.
Sizler, kutsal vatan görevlerinizi hakkıyla yerine getirebilmek için, 2300 yıllık tarihin şerefli tanığı şanlı üniformanızı kanlarınızla taçlandırıp Gazi unvanı alarak vatanın, milletin, bayrağın ve İstiklalin ne denli paha biçilmez değerler olduğunu, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman mensuplarının bu ulvi değerleri yaşatmak uğruna neleri göze alabileceğini gösterdiniz. Kahraman Gazilerimiz, Yüce Milletimizin asaletinin bir göstergesi olarak büyük bir vakar örneği sergiliyorsunuz. Kayıplarınız karşısında gösterdiğiniz sabır v metanetin kaynağının gönüllerinizde yaşattığınız vatan, millet ve bayrak sevgisi olduğunu çok iyi biliyoruz. Sergilediğiniz kahramanlık, cesaret ve fedakarlıklarla bizlere her zaman güç ve ilham kaynağı olmaktasınız. Sizler için yapılan hiçbir şey, bu eşsiz hizmetlerin ve fedakarlıklarınızın bir karşılığı veya bedeli olamaz. Binlerce yıllık şanlı tarihimiz boyunca, en ağır ve zor şartlar altında dahi asil milletimizin esareti kabul etmeden ve İstiklalinden taviz vermeden yaşamasının temelinde, bugün sizlerin temsil ettiği bu anlayış, bu duruş vardır.
“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyerek bu toprakları vatanlaştıran Atalarımızın emanetine sahip çıkmak için “Ölürsek şehit, kalırsak Gazi” oluruz düşüncesiyle her türlü düşmana karşı kahramanca mücadele veren Türk Askeri ve taşıdığı bu yüce ruh var olduğu müddetçe, bölünmez bütünlüğümüze ve milli beraberliğimize kast edenlerin kirli amelleri asla gerçekleşmeyecektir. Bağrında böylesi kahramanlar çıkaran bu asil milletin bir ferdi ve onun şanlı ordusu Türk Silahlı Kuvvetlerinin mensupları olarak sizlerle gurur duyuyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, bu kutsal topraklarda üzerinde bağımsız ve şerefle yaşamamızı siz kahraman gazilerimize borçlu olduğumuzun bilincinde olarak; Başta ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden gazilerimizi rahmetle anıyor, hayatta olan gazilerimize, gazilerimizin muhterem anne ve babalarına, saygıdeğer eşlerine, sevgili evlatlarını ve her zaman desteğinden güç aldığımız Yüce Milletimize şükran ve saygılarımızı sunuyoruz.”
Gaziler Günün 97’ıncı yıldönümü sebebi ile düzenlenen programda öğrencilerin günün anlam ve önemini belirten şiirlerini okumalarının ardından sona erdi. Pınarhisar Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törenin ardından Pınarhisar Ali Özer Parkında toplanılarak protokol üyeleri, şehit aileleri ve gaziler çaylar eşliğinde sohbet ettiler.